21.Yüzyıl Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı Işın Özdemir’in ”Genç Eller ” isimli yazısı
Değerli okurlar,
Yeni öğretim yılı başlarken hepimizde bir heyecan var.
Yeni bursiyerlerimize kavuşmayı iple çekerken, bir yandan da yeni projeler hayata geçirecek olmanın heyecanını yaşıyoruz.
Yeküv’ün yaz çalışmaları kışı hiç aratmadı desem yeridir. Çağın Dilini Öğreniyorum projesi kapsamında bursiyerlerimize sağladığımız yabancı dil eğitimleriyle günlerimiz dolu dolu geçti bu yaz. Web sitemizin ve sosyal medya hesaplarımızın yenileme ve alt yapı çalışmaları , sürdürülebilirliğimizi sağlayan eğitim destek birimlerimizin onarımı derken, bir baktık ki burs başvuru dönemi gelip çatmış bile.
Yeküv’de bütün projeler yaşananlardan yola çıkarak, bir eksiklik veya ihtiyaçtan hareketle ortaya çıkmış bugüne kadar, bu gelenek yine bozulmadı.
Yaz ayları boyunca yaşadıklarımız bizi yepyeni fikirlere taşıdı. Bursiyerlerimize yabancı dil desteği sağlarken sık sık bir arada olmaya özen gösterdik. Onların ihtiyaçları, memnuniyet veya memnuniyetsizliklerini öğrenme fırsatı bulduğumuz bu sohbetlerde bir takım tespitlerde bulunduk: Öğrencilerin çoğu bilgisayar sahibi değildi örneğin. Bu durumda İngilizce eğitim desteği sağlarken bir yandan da teknolojiden doğru bir şekilde yararlanabilmelerine olanak tanımalıydık. Türkçe alt yazılı İngilizce filmler seyretmeliydiler. Ayrıca, eğitici kurum tarafından sunulan Online sözcük sitelerinden yararlanabilmeliydiler.
Bu ihtiyaçlar bizleri çok farklı bir projeye yöneltti: Öğreten Mekanlar. Projenin detaylarını olgunlaştırınca, bu küçük pencereden sizlerle paylaşıyor olacağım.
Değerli okurlar, iş dünyası eleman alırken bilgisayar programlarına hakim, yabancı dil yeterliliği olan eleman arıyor ve hatta gençlere staj olanağı verirken bile bu özelliklere sahip olmasını bekliyor, bunu hepimiz biliyoruz. Ancak kaç gencimiz teknoloji ile erken yaşlarda ve doğru bir eğitimle buluşabiliyor ? Bu soruyu ihmal etmiyor muyuz? Yabancı dille konuşmalarını bekliyoruz onlardan, peki tam 20 yıldır İstanbul’da yaşayıp “Merhaba.” ,“ Teşekkür ederim.” seviyesinde Türkçe öğrenebilen Amerikalı dostlarımız varken öğretmen, kaynak, teknoloji ve tabi ki dil için en önemlisi yaşam alanı bulamayan (En önemli firmalar da dahil yabancı dili yaşam alanı ülkemizde kısıtlıdır bu bir gerçek) gençlerimize iş hatta staj olanağını bile çok görmemiz ne derece adildir?
Hepsini geçtim gençlerimize sürekli yetersizlik duygusu yüklemeye hakkımız var mı?
Tabi ki aynı zamanda çağımızın teknoloji dili de olan İngilizceyi öğrenmeliler sonuna kadar desteklemeliyiz; teknolojik becerilerini kültürel, sosyal gelişimlerini de öyle…
Gençlerin her türlü sorununda biz yetişkinlerin bir sorumluluğu olduğunu unutmadan gayret edeceğiz. Beklentilerimizi karşılayacak olanakları sunmaya çalışacağız var gücümüzle.
Hayatın başlarında sevgi, umut, enerji dolu tüm gençlerimizi kucaklıyorum…
Dünyamızı genç ellerin ileriye taşıyacağına olan inancımla tüm öğrencilerin verimli bir eğitim yılı geçirmelerini diliyorum.
Saygılarımla
H.Işın Özdemir